Kiyim ne demek
7 Evet, eğer bu sözleri dinleyecek kadar gücün olsaydı, bunları sana anlatırdım; evet, tövbe edip kanlı amaçlarınızdan vazgeçmezseniz ve ordularınızla kendi topraklarınıza geri dönmezseniz, senin ve kardeşin gibi cana kıymış katilleri yutmaya hazır bekleyen o korkunç cehennemden sana söz etmek isterim.
Перевод “kıyım” на русский
Пример переведенного предложения: Ahlak anlayışındaki gelişmeler 1800 kararnamesini geçersiz kılar. ↔ Развитие нравов сделало распоряжение 1800 года недействительным.
Автоматический перевод ” kıyım ” в русский
Glosbe Translate
Google Translate
“kıyım” в словаре турецкий – русский
В настоящее время у нас нет переводов для kıyım в словаре, может быть, вы можете добавить его? Обязательно проверьте автоматический перевод, память переводов или косвенные переводы.
Компьютерные переводы
Эти переводы были «предположены» при помощи алгоритма и не подтверждены человеком. Будьте осторожны.
- бойня (@4 : en: slaughter en: carnage fr: massacre )
Фразы, похожие на «kıyım» с переводом на русский
не имеющие выхода к морю государства
Egretta gularis
трансгрессия
Малый веретенник
береговая артиллерия
взморье · морской берег · побережье
правобережный
дополнительно (+4)
Переводы «kıyım» на русский в контексте, память переводов
Склонение Основа
Bir tıp dergisinde şu haber çıktı: “Gitgide daha çok çocuk, en küçükler bile, bir nükleer kıyım tehdidiyle ürkütülmektedir.”
В одном медицинском журнале говорится: «Страх перед опасностью ядерного холокауста все больше влияет на детей и даже на самых маленьких».
7 Evet, eğer bu sözleri dinleyecek kadar gücün olsaydı, bunları sana anlatırdım; evet, tövbe edip kanlı amaçlarınızdan vazgeçmezseniz ve ordularınızla kendi topraklarınıza geri dönmezseniz, senin ve kardeşin gibi cana kıymış katilleri yutmaya hazır bekleyen o korkunç cehennemden sana söz etmek isterim.
7 Да, я рассказал бы тебе всё это, если бы ты был способен внять этому; да, я бы рассказал тебе о том ужасном ааде, который готов принять таких бубийц, как ты и каким был твой брат, если вы не покаетесь и не откажетесь от своих губительных целей и не вернётесь со своими войсками в свои земли.
Prens Bagration kıta komutanlarına teşekkür etti, işin ayrıntılarıyla kayıplar hakkında bilgi istedi.
Kıyım
Bu sayfada Kıyım nedir Kıyım ne demek Kıyım ile ilgili sözler cümleler bulmaca kısaca Kıyım anlamı tanımı açılımı Kıyım hakkında bilgiler resimleri Kıyım sözleri yazıları kelimesinin sözlük anlamı nedir almanca ingilizce türkçe çevirisini bulabilirsiniz.
Kıyım nedir, Kıyım ne demek
- Kıyma işi
- Görev yönünden kötü bir duruma sokma, haksızlığa uğratma.
- Kıyılma biçimi.
“Kıyım” ile ilgili cümle örnekleri
- “Bu tütünün kıyımı iri.“
Kıyım tanımı, anlamı:
İri kıyım : İri kıyılmış. İri yapılı.
Kıyım kıyım : İnce ince.
Kıyı : Kara ile suyun birleştiği yer. Issız, tenha yer. Kenar, periferi. Sahil.
Kıyımlı : Herhangi bir biçimde kıyılmış olan.
Kıyımlık : Kıyılacak kadar olan.
Kıyma : Çekilmiş et. Küçük kuşbaşı etlerden kavrularak yapılmış kışlık kavurma. Kıymak işi.
Kıyılma : Kıyılmak işi.
Biçim : Yakışık alan şekil, uygun şekil. Disket vb.nin bilgisayarda kullanılabilir durumu. Şiirlerin kuruluş ve uyak düzenlerine göre olan dış görünüşü, şekil. Bir nesnenin dış çizgileri bakımından niteliği, dıştan görünüşü, şekil, eşkâl. Herhangi bir şeyin benzeri. Yazı ve simgelerin bilgisayarda kullanılmaya elverişli çerçevesi, düzeni, format. Sanat ve edebiyat eserlerinde dış görünüş, form. Biçme işi. Tarz.
Görev : Resmî iş, vazife. Bir kimseye veya bir kurula verilen özel amaçlı iş, misyon. İşlev. Bir organ veya hücrenin yaptığı iş. Bir cümlede bir dil biriminin öbür birimlerle ilişkisi aracılığıyla yerine getirdiği iş. Bir değerin başka değerlerle olan ilişkisi. Bir nesne veya bir kimsenin yaptığı iş.
Durum : Bir şeyin içinde bulunduğu koşulların hepsi, vaziyet, hâl, keyfiyet, mevki, pozisyon. Bireyin toplum içindeki ilişkileriyle belirlenen yeri. Ad soyundan kelimelerin birbirleriyle edatlarla ve fiillerle ilişkilerini belirleyen biçim, hâl. Duruş biçimi, konum, tavır.
Sokma : Sokmak işi.
Haksız : Hak ve adalete uygun olmayan. Davası, iddiası, davranışı, düşüncesi doğru ve yerinde olmayan (kimse).
Kıyımık : Yonga, kıymık
Kıyımsız : Cimri.
Kıyım ile ilgili Cümleler
- Savaşta kıyım yapıldı.
- Adamlarınız kıyıma uğrarken burada bir şey yapmadan nasıl durabiliyorsunuz?
- Donanma bizim deniz kıyımızı savunur.
- O iri kıyımdır.
- Bu duygudan yoksun kıyımlar cezasız kalmayacak.
Diğer dillerde Kıyım anlamı nedir?
İngilizce’de Kıyım ne demek? : n. mincing, chopping, slaughter, slaughterhouse, pogrom
Fransızca’da Kıyım : hécatombe [la], massacre [le]
Almanca’da Kıyım : n. Blutbad
Rusça’da Kıyım : n. резня (F), погром (M), произвол (M)
kiyim
Morfologik va sintaktik xususiyatlari [ tahrirlash ]
Aytilishi [ tahrirlash ]
Etimologiyasi [ tahrirlash ]
KIYIM ‘ badanni berkitish uchun kiyiladigan, maxsus tikilgan mato’. ..bir yigit kiyimiga oʻtirgan chang-toʻzonni qohar edi (Abdulla Qodiriy). Bu ot qadimgi turkiy tilda ‘ badanni mato bilan qopla-‘ maʼnosini anglatgan käż— feʼlidan (Devon, III, 445) —(i)m qoʻshimchasi bilan yasalgan (ПДП, 392), keyin-chalik ä unlisi ye unlisiga (ДС, 295) va bu unli oʻz nav-batida i unlisiga, ż undoshi y undoshiga almashgan: käż-+ im = käżim > keyim > kiyim.
Oʻzbek tilining etimologik lugʻati (I-jild) maʼlumotlaridan foydalanilgan; q. Adabiyotlar roʻyxati.
Maʼnoviy xususiyatlari [ tahrirlash ]
Maʼnosi [ tahrirlash ]
1 Badanni va tana aʼzolari-ni berkitish, yopish va shu bilan inson tanasini tashqi muhit taʼsiridan saqlash uchun kiyiladigan, asosan, mato va teri-dan tikib tayyorlanadigan narsalarning umumiy nomi. ◆ Ichki kiyim . Ustki kiyim . Bosh kiyim . Oyoq kiyim . Milliy kiyim . Ayol-lar kiyim i. m ◆ Top koʻchaning yuqori burcha-gida otining tizginini ushlagan holda, bir yigit kiyim iga oʻtirgan chang-toʻzonlarni qoqar edi. A. Qodiriy, «Oʻtgan kunlar» . ◆ Gul-nor.. qutilardan birini ochib, kiyim lari orasiga haligi doʻppini joylashtirdi. Oybek, «Tanlangan asarlar» . ◆ Hovliqib, rus har-biy zobiti kiyim ida shahzoda Isfandiyor kirdi. S. Siyoyev, «Yorugʻlik» .
2 ayn. kiyimlik. ◆ Bir kiyim atlas. Ikki kiyim duxoba sotib olmoq.
joyini oʻzgartirish ning kiyim
birlik | koʻplik | |
---|---|---|
bosh kelishik | kiyim | kiyimlar |
qaratqich kelishigi | kiyimning | kiyimlarning |
joʻnalish kelishigi | kiyimga | kiyimlarga |
tushum kelishigi | kiyimni | kiyimlarni |
ismlar kelishigi | kiyimda | kiyimlarda |
ablatiflar kelishik | kiyimdan | kiyimlardan |